drsevilayzorlu@gmail.com
TEL : 0242 316 98 99
Cetad Antalya Bölge Temsilcisi
ÇOCUKLARDA SALDIRGANLIK
ÇOCUK DA SALDIRGANLIK

              Saldırganlık;çocuÄŸun güvenlik, mutluluk gibi ihtiyaçlarının ÅŸekil deÄŸiÅŸtirerek baÅŸka bir biçimde ortaya çıkmasıdır. ÇocuÄŸun akranlarına vurması, ısırması, eÅŸyaları fırlatması, tekmelemesi, tükürmesi ya da sözel saldırılarda bulunmasıdır. 

            Saldırganlık doÄŸuÅŸtan getirilen bir dürtüdür. BaÅŸlangıçta, içinden gelen saldırganlığı bütün çıplaklığı ve yalınlığıyla dışa vuran çocuk, zamanla öfkesini ve saldırgan davranışlarını engellemeyi öÄŸrenir.

Saldırgan davranışları bulunan çocuklar; sinirli, anlaşılamaz, eyleme hazır ve aşırı geçimsizdir. Ä°liÅŸkileri gergin ve sürtüÅŸmelidir, hemen parlar, kavgaya hazırdır. Durmadan kuralları çiÄŸner ve ceza görür ancak bu çocuklar cezadan etkilenmez ya da kısa süreli olarak etkilenmiÅŸ gibi görünürler. Sıradan anlaÅŸmazlıkları bile bilek gücüyle çözmeye çalışırlar. Tepkileri ölçüsüzdür, öfkesini yenemez ve sürekli kendini haklı çıkarmaya çalışır. Bu çocuklar evde, okulda ve arkadaÅŸ çevresinde sürekli sorun yaratırlar; yetiÅŸkinlerle de sürekli çatışma içindedirler. Saldırganlık davranışı daha çok erkek çocuklarda görülmektedir.

SALDIRGAN DAVRANIÅžIN NEDENLERÄ°

            Anne-babanın birbirleriyle tartışmaları, kavga etmeleri, annenin ya da babanın saldırganca tutumu ve çocuÄŸun da bunu taklit ederek öÄŸrenmesi saldırganlığın baÅŸlıca nedenleri arasındadır.

Bunların yanı sıra çocukta varolan, mevcut enerjinin boÅŸaltılmasına izin vermeme ve engelleme, çocuÄŸun çabalarını görmezlikten gelme ya da yok sayma, sıklıkla eleÅŸtirme, azarlama, anne-babanın çocuk ile yeterince ilgilenmemesi, anne-babanın çocuÄŸa karşı tutarsız bir tutum sergilemesi, çocuÄŸu ilgi duyduÄŸu ÅŸeylerden mahrum etme ve engelleme (oyun oynamasına, koÅŸmasına ya da hareket etmesine izin vermeme ), sık sık çocuÄŸu ÅŸiddete maruz bırakma, anne-babanın da sinirlenince evdeki eÅŸyaları fırlatması ve saldırganca tavır sergilemesi, evde sık sık kavga sahnelerinin yer aldığı filmler seyredilmesi ve bu filmleri övücü sözler söyleme, anne-babanın çocuklarının haklarını koruyan ve kendini ezdirmeyen bir çocuk olması amacıyla “sana vuruyorsa sende ona vuracaksın, kendini ezdirmeyeceksin” gibi sözler söylemesi saldırganlığa neden olarak gösterilebilir.

Bunların dışında; beyin zarı iltihabı, beyin zedelenmesi, zeka geriliÄŸi, epilepsi, dikkat eksikliÄŸi ve hiperaktivite bozukluÄŸu, tiroid bezinin fazla çalışması gibi fizyolojik sorunlar da saldırgan davranışların görülmesine neden olmaktadır.

SALDIRGANLIKTA ÖNERÄ°LER

        Anne-baba çocuÄŸa saldırgan davranışlar konusunda model olmamalıdır. Anne-babanın saldırgan ya da saldırgan diye nitelendirilebilecek davranışlarını gözden geçirmesi ve bunları kontrol altına alması gerekir. Saldırganlık deyince sadece fiziksel deÄŸil, sözlü saldırganlığın da önlenmesi gerekir. ÇocuÄŸa hakaret etmenin, bağırıp çağırmanın da bir tür saldırganlık olduÄŸu unutulmamalıdır.

        Ev ve okul ÅŸartları; çocukların saldırganlık davranışını, destekleyici zeminler olmamalıdır.

        Saldırgan davranışlara tolerans gösterilmemelidir.ÇocuÄŸun istekleri  bu tip davranışlar yapılınca yerine getiriliyorsa, çocuk isteklerini yaptırmada saldırganlığı araç olarak görmeye baÅŸlar.

        Saldırgan davranışlar ödüllendirilmemeli ve çocuÄŸun bu davranışının, istenmeyen bir davranış olduÄŸu hemen gösterilmelidir.

        Saldırgan davranışlar kesinlikle dayakla cezalandırılmamalıdır. Anne-babanın ilgisi, sevgisi azaldığında ve fiziksel cezalar uzun süre devam ettiÄŸinde, çocukta saldırgan ve sorumsuz davranışlar geliÅŸir. Saldırgan davranışlar ortaya çıktığında, yetiÅŸkinler sakin davranmaya çalışmalı, anormal duygusal tepkiler yerine ben dilini kullanmalıdır (“ yine arkadaşının kolunu morartmışsın, bıktım artık eve ÅŸikayet gelmesinden!..” yerine “seninle ilgili ÅŸikayet duyduÄŸum zaman kendimi çok kötü hissediyorum” gibi). Dayak saldırgan davranışın hemen bitiminde uygulandığı zaman, davranışın o an için sönmesini saÄŸlayabilir ancak, çocukta düÅŸmanca duyguların geliÅŸmesine neden olur.

        Çocuk gergin ve sinirliyken onunla tartışmamalı, sakinleÅŸmesini beklemeli ve daha sonra davranışı ile ilgili konuÅŸulmalıdır.

        ÇocuÄŸa sosyal olgunluÄŸuna uygun çeÅŸitli sorumluluklar verilmelidir. Çocukla iÅŸbirliÄŸi yapılmalı, evde görev ve sorumluluk alması saÄŸlanmalıdır.ÖrneÄŸin;özellikle zarar verdiÄŸi ÅŸeylerin korunmasının sorumluluÄŸu ona verilebilir.

        ÇocuÄŸa saldırgan davranışlarının  dezavantajları gösterilmelidir.Saldırgan davranışları ile isteklerini elde edemeyecekleri anlatılmalı, üstelik elde ettiklerini de kaybedebilecekleri  vurgulanmalıdır.

        Anne-baba ve diÄŸer yetiÅŸkinler çocuÄŸun olumlu davranışlarını görüp, olumsuz davranışlarını görmezlikten gelmelidir. Çocuk saldırgan davranışlarda bulunmadığında sözel olarak ödüllendirilmelidir.

        Çocuk baÅŸka çocuklarla kıyaslanmamalı ve yarıştırılmamalıdır.

        ÇocuÄŸun dışarıda oynamasına izin verilmelidir. Bu, çocuÄŸun geriliminin azalmasına ve enerjisini boÅŸaltmasına imkanı saÄŸlayacaktır.

        Saldırgan davranış diÄŸer çocukların güvenliÄŸini ciddi bir ÅŸekilde tehdit etmedikçe, bu davranışın üstünde durmamak gerekir.

        Çocuk oldukça dürtüsel davranıyorsa ve bu yönünü kontrol etmede güçlük yaşıyorsa; çocuÄŸa baÅŸkalarına vuracağı zaman, kendi kendini engelleyici cümleler söylemesi öÄŸretilmelidir.ÖrneÄŸin; “10 na kadar say ve ona vurma “ gibi.

        Kızgınlıktan kurtulmak için alternatifler bulunabilir. Yumruklanabilen kil, çakılabilen çiviler, resim çizme, boyama çocuÄŸun kızgınlık duygularını kontrol altına almayı saÄŸlayabilir. Ayrıca futbol, basketbol gibi sporlarda alternatifler arasındadır.

        Çocuk saldırgan modellerle karşı karşıya getirilmemelidir.TV.deki ÅŸiddet içeren programları seyretmesi engellenmelidir.EÄŸer kesinlikle engel olunamıyorsa, anne-baba çocukla birlikte seyrederek ÅŸiddetin sonuçlarını tartışabilirler. Ayrıca bu ÅŸiddet filmlerinin gerçek yaÅŸamın modeli deÄŸil, “ kurmaca “ olduÄŸu çocuÄŸa anlatılmalıdır.

        Anne-babalar saldırgan davranışlar gösteren çocuklarının grup etkinliklerine katılmasını saÄŸlamalıdır. Çünkü bu çocuklara grup içinde “liderlik” rolünün verilmesi, iyileÅŸtirici bir faktör oluÅŸturmaktadır.

        Her yaÅŸ ve dönemde çocuÄŸun temel ihtiyaçları zamanında yerine getirilmelidir.

        Anne-babalar, saldırgan davranışların sonuçlarını, çocukların  anlayabileceÄŸi bir dille anlatmalı ve çocuÄŸa kendini koruması ve haklarını savunması öÄŸretilirken, baÅŸkalarına da zarar vermemesi gerektiÄŸi hatırlatılmalıdır.

ÖFKE NÖBETLERÄ° (TEMPERTANTRUM)

            Çocuklarda öfke nöbetleri, eÄŸitim hatalarından kaynaklanabileceÄŸi gibi bastırılmış duyguların, ruhsal gerginliÄŸin ve kızgınlığın sonucu da olabilir.

Neden eÄŸitim hataları ise,öfke nöbetleri; çocuÄŸun seçkin seyirciler (özellikle anne-baba) önünde sergilediÄŸi dramatik bir gösteri haline gelir. Aslında çocuk görüldüÄŸü kadar kendinden geçmiÅŸ ya da öfkeli deÄŸildir. Tüm bunlar anne-babayı etkilemek ve anne-babanın fikrini deÄŸiÅŸtirmek için çocuk tarafından ortaya konulan bir sahnenin oynanmasından ibarettir. Her isteÄŸi yapılmış, aşırı şımartılış, kural tanımayan çocuklarda  sık görülür.

Neden ruhsal bir sorundan kaynaklanıyorsa, çocuk birikmiÅŸ saldırganlık duygularını uzun süre taşıyamaz, bir olayı ya da yerine getirilmeyen bir isteÄŸi bahane ederek birikmiÅŸ sıkıntılarını öfke patlaması ÅŸeklinde boÅŸaltabilir. AÄŸlayarak kendini yerden yere atan çocuk, başını yerlere, duvarlara vurabilir, katılana kadar aÄŸlama krizi yaÅŸayabilir.

            Çocukta öfke nöbetlerinin yerleÅŸmesi çocuk ve çevresi açısından sakıncalı bir durumdur. Bu nedenle profesyonel bir yardım alınması uygundur.

 

Uzm.Dr. Sevilay ZORLU

Psikiyatrist &  Psikoterapist

www.antalyaterapipsikiyatri.com

www.antalyacinselterapi.com

www.facebook.com/AntalyaTerapiPsikiyatri

twitter.com/DrSevilayZorlu

Åžirinyalı Mh. Ä°smet GökÅŸen Cad.

1528 S. Åžahbaz Apt. K:2 D:5

Tel: 0 242 316 98 99 


Web Sitlerimiz: Antalya Terapi Psikiyatri | Antalya Cinsel Terapi | Neo Rezonans Antalya | Sevilay Zorlu