drsevilayzorlu@gmail.com
TEL : 0242 316 98 99
Cetad Antalya Bölge Temsilcisi
KANSER VE DEPRESYON

Kanser tanısı öÄŸrenildiÄŸinde, ilk günlerdeki ÅŸok ve ilk haftalardaki inkar ve öfke tepkilerinin ardından bir uyum aÅŸaması olarak birkaç hafta süren depresif belirtiler görülür. Hasta olduÄŸu için üzülme aylarca sürebilir. Bir süre sonra genellikle kiÅŸi günlük yaÅŸamına döner, hastalığı izin verdiÄŸi oranda yaÅŸama katılır. Bir türlü günlük yaÅŸama karışamıyor, hastalık dışında birÅŸeyle ilgilenemiyor ise, suçluluk, deÄŸersizlik, yetersizlik ve intihar düÅŸünceleri varsa depresyon dikkatle araÅŸtırılmalıdır.

            Depresyon, hastalığın ve tedavilerin organik etkileri nedeniyle de ortaya çıkabilir. Her iki durumda da hasta psikoterapi ve gerekli görülürse antidepresan tedaviden yararlanır.                       RÄ°SK FAKTÖRLERÄ°

v  fiziksel iÅŸlev düzeyi en önemli faktör; hastalık ağır, günlük yaÅŸamı kısıtlayıcı, aÄŸrı varsa risk artar.

v  nevrotik kiÅŸilik özelliklerinin fazla oluÅŸu

v  kadın cinsiyeti,

v  meme kanseri,

v  metastaz,

v  uzun eÄŸitim süresi

v  psikiyatrik hastalık öyküsü

v  aile desteÄŸinin olmayışı

                                   BELÄ°RTÄ°LER NELERDÄ°R ?

            Kanserli hastalarda depresyonu tanımak zordur. Öncelikle bu kadar ciddi bir hastalıkta üzgün, karamsar olma ‘’ normal ‘’ kabul edilip hastayı ne oranda etkilediÄŸi pek kontrol edilmez. Ayrıca hem aile hemde hekim için kanser kelimesini telaffuz etmek, hasta ile açık açık konuÅŸmak zordur. Hastanın ‘’ morelini bozmamak’’ için genellikle üzgün duruÅŸu görmezden gelinir ya da hiçbir ÅŸey yokmuÅŸ, hastalık geride kalmış gibi davranılıp konuÅŸmaktan kaçınılır.

            Uykusuzluk, iÅŸtahsızlık, halsizlik gibi bedensel belirtiler;  depresyon,  hastalık belirtileri ya da tedavi yan etkileri ile karışabilir.

            Aşırı bağımlılık, öfke, göz temasından, aile ile birlikte olmaktan kaçınma, çaresizlik, umutsuzluk, aşırı aÄŸrı yakınmaları ve tedaviye uyumsuzluk belirtileri önemlidir

            Kanserde intihar giriÅŸimi sık olmamakla birlikte kendisinde ya da ailede intihar giriÅŸimi, genel durumun kötü oluÅŸu, kontrol edilmeyen aÄŸrı, sosyal destek azlığı, bir yakının ölümü, psikiyatrik hastalık geçirmiÅŸ olma, kaygı, umutsuzluk risk faktörleridir. Hastanın bilincinin bulanık olduÄŸu dönemlerde kaza ile ya da kasten kendine zarar verebileceÄŸi akılda tutulmalıdır.

            PSÄ°KÄ°YATRÄ°K TEDAVÄ°LER VE PSÄ°KOTERAPÄ°LER

            Ciddi bir hastalıkla karşılaÅŸma, tedaviler ve sonuçları hastaya ve duruma özel yaklaşımlar gerektirir. Kanserli hastalarda psikiyatrik tedavilerin hastanın yaÅŸam kalitesini yükselttiÄŸi, hastayı hastalıkla daha iyi baÅŸa çıkabilir hale getirdiÄŸi, kaygıyı azalttığı gösterilmiÅŸtir. Bilgilendirme, eÄŸitim, kısa süreli destekleyici yaklaşımlarla çok fazla yol alınabilir. Ayrıca psikiyatrik tedavilerle bağışıklık sisteminin güçlendirildiÄŸinden söz edilebilir.

            Hastaya ve ailelerine uyum, yeni bir yaÅŸam tarzı geliÅŸtirmede yardım edilebilir. Hastayı dinlemek, kaygılarını anlatabilmesi, sorularını sorabilmesi için fırsat vermek, tüm umutlarını yok etmeden dürüst ve açık olabilmek önemlidir. Hasta hastalık nasıl geliÅŸirse geliÅŸsin yalnız bırakılmayacağını, aÄŸrısı olursa bir çözüm bulunacağını bilmek ister.    Terapilerde bireysel sorunların yanı sıra hastanın ailesi, arkadaÅŸları ve hekimi ile açık bir iliÅŸki kurması ile ertelenmiÅŸ planlar ele alınır. Krize müdahale modeline dayanan kısa süreli, destekleyici psikoterapiler özellikle tanının koyulduÄŸu, hastalığın tekrarladığı ya da metastazın saptandığı kriz dönemlerinde yararlı bulunmuÅŸtur.

            Nefes egzersizleri, kas gevÅŸeme teknikleri, dikkati bölme, orta düzey egzersiz, biliÅŸsel yeniden yapılandırma, eÄŸitim ve dayanışma grupları kaygı ve depresyon tedavisinde yararlı olur.

            Hastanın zedelenmiÅŸ olan benlik deÄŸerini yeniden kazanmasına yardım edilir, yanlış anlamalarını düzeltip,  yeni bir yaÅŸam dengesi kurması desteklenir. Sınırları kabullenme, yeni bir yaÅŸam planı ve gelecek planları oluÅŸturmada destek olmaya çalışılır. GeçmiÅŸteki güçlü yönleri harekete geçirip hastanın baÅŸ etmede baÅŸarılı yolları desteklenir. Benzer sorunları olanlarla yapılan grup terapileri, bazı seanslara aile bireylerini dahil etme, iyileÅŸmiÅŸ bir hasta ile görüÅŸme sıklıkla yardımcı olur.

Uzm.Dr. Sevilay ZORLU

Psikiyatrist &  Psikoterapist

www.antalyaterapipsikiyatri.com

www.antalyacinselterapi.com

Åžirinyalı Mh. Ä°smet GökÅŸen Cad.

1528 S. Åžahbaz Apt. K:2 D:5

0 (242) 316 98 99

Web Sitlerimiz: Antalya Terapi Psikiyatri | Antalya Cinsel Terapi | Neo Rezonans Antalya | Sevilay Zorlu