drsevilayzorlu@gmail.com
TEL : 0242 316 98 99
Cetad Antalya Bölge Temsilcisi
PSİKİYATRİ MESLEK ETİĞİ KURALLARI
PSİKİYATRİ MESLEK ETİĞİ KURALLARI
Ruh hekimliÄŸi (psikiyatri) tıp biliminin bir dalıdır ve her ruh hekimi tıbbın evrensel etik ilkelerine uymak zorundadır.  Tıptaki genel etik ilkelerden sapmamak koÅŸulu ile psikiyatrinin kendine özgü etik ilkeleri ve uygulamaları vardır. Kültürel, toplumsal ve ulusal farklılıklar olabileceÄŸi için etik ilkeleri ve kuralları sürekli gözden geçirmek gerekebilir.
BÄ°RÄ°NCÄ° BÖLÜM
(Amaç ve  Kapsam)
Amaç

Madde 1. Bu kuralların amacı, ruh hekimlerinin mesleklerinin gereğini yerine getirirken uymaları zorunlu olan meslek etiği kurallarını belirlemektir.

Kapsam

Madde 2. Psikiyatri uzmanı,  psikiyatri alanında çalışan nöropsikiyatri uzmanı veya psikiyatri uzmanlığı eÄŸitimini sürdürmekte olan ruh hekimlerinin tümü bu kurallar kapsamındadır.

Ä°KÄ°NCÄ° BÖLÜM
(Genel Kural ve Ä°lkeler)
Ruh Hekiminin Görev ve Ödevleri

Madde 3. Psikiyatri, toplumun ruh saÄŸlığının korunması ve ruh hastalıklarının önlenmesi, ruhsal bozukluÄŸu olanların tanısı, saÄŸaltımı, rehabilitasyonu ve ruh saÄŸlığının geliÅŸtirilmesiyle ilgili hekimlik dalıdır.  Ruh hekimleri, çaÄŸdaÅŸ  bilimsel ve etik ilkelerle uyumlu en iyi saÄŸaltımı sunarak hastalara ve yakınlarına  hizmet vermelidir. Bu hizmet verilirken gerektiÄŸinde tıbbın öbür dallarında ya da  psikiyatrinin yan dallarında uzmanlaÅŸmış olan meslektaÅŸlarına danışabilmeli ya da onlardan konsültasyon istemelidir.  

Ruh hekimleri, psikiyatri alanındaki bilimsel geliÅŸmeleri yakından izlemeli, bunları uygulamalarına yansıtmalı ve yeni bilgileri meslektaÅŸlarıyla paylaÅŸmaktan kaçınmamalıdır. AraÅŸtırmalarının amacı psikiyatrinin bilimsel sınırlarını geliÅŸtirmek olmalıdır.

Madde 4. Ruh hekimleri meslek görevlerini yerine getirirken hastalarının hakça ve eÅŸit olarak saÄŸaltım görmelerinin, toplumsal adaletin ve herkes için eÅŸitliÄŸin uygulayıcıları ve savunucuları olmalı, her türlü ayrımcılığın karşısında tıp mesleÄŸinin ve psikiyatri dalının bilimsel ve etik ilkelerine uygun davranmalıdır.

Etik Ä°lkeler
Hekimin Yansızlığı

Madde 5.  Ruh hekimleri görevlerini her durumda hastaları arasındaki siyasal görüÅŸ, sosyal durum, dini inanç, milliyet, etnik köken, ırk, renk, cinsiyet, yaÅŸ, toplumsal ve ekonomik durum ve benzeri farklılıkları gözetmeksizin yerine getirmelidir.

Sır Saklama YükümlülüÄŸü

Madde 6. Herhangi bir psikiyatrik muayene ve saÄŸaltım altındaki kiÅŸiyle ilgili bütün bilgiler hasta-hekim ilkeleri çerçevesinde saklı tutulmalıdır.  Bu bilgi yalnızca hastanın ruh saÄŸlığını korumak ve geliÅŸtirmek amacı ile ve hastanın oluru alınarak gerektiÄŸinde ve hastanın yararı için gereken ölçüde aile ile paylaşılabilir ya da baÅŸka uzman hekimlerle danışma amacı ile kullanılabilir. Ruh hekimleri, kiÅŸisel haklar, tedavi hakkı, yanlış mesleki uygulamalar vb. durumlarla ilgili olarak hastasının yararı söz konusu olmadıkça, kendi siyasal, yönetsel, medyatik ya da maddi çıkarları, akademik, mesleki veya kiÅŸisel yararları doÄŸrultusunda hastasıyla ilgili bilgileri açıklamamalıdır.

a)       Hasta hekim iliÅŸkisi içinde edinilmiÅŸ olan bilgiler gerekli görüldüÄŸünde mahkemede tanıklıktan ya da bilirkiÅŸilikten çekilmek için bir gerekçe oluÅŸturabilir.   KiÅŸinin özel yaÅŸamı, özel iliÅŸkileri, savunma düzenekleri gibi psikolojik yapısıyla ilgili özel bilgiler istenildiÄŸinde bunların mahkemede sunulması kiÅŸinin açık ve anlaşılır iznine baÄŸlıdır.  Ruh hekimi kiÅŸi için yararlı olmadığını düÅŸündüÄŸünde, kiÅŸi izin vermiÅŸ de olsa, bu tür bilgileri açıklamak zorunda olmadığını bilmelidir. 
b)      Gizlilik kuralı ancak hastanın kendisine ya da çevresine ciddi bedensel, ruhsal ya da ekonomik zarar verme olasılığı varsa bozulabilir. Ruh hekimi gizlilik ilkesini bozmayı gerektirecek önemde bir durumla karşılaÅŸmışsa, olabiliyorsa meslektaÅŸları ile de danışarak, uygun göreceÄŸi yerlere ya da kiÅŸilere açıklama yapmak zorunda kalabilir. Bu durumlarda ruh hekimi bundan sonra atacağı adımla ilgili olarak koÅŸullar elveriyorsa önce hastayı uyarmalıdır.
c)     Ruh hekimi hastasının tanınmasına yol açacak ya da olası davranışlarının tahminine iliÅŸkin herhangi bir bilgiyi baÅŸkalarına ya da herhangi bir kuruluÅŸa veremez.  KiÅŸi adı, kimlik bilgileri, yüz görünümü gibi kiÅŸiyi tanıtacak tüm özelliklerin gizlenmesi koÅŸuluyla, bilimsel bir tartışmada, eÄŸitim süresinde, denetim ve konsültasyon amacı ile hekimler arasında hastalıkla ilgili bilgilerin aktarılması bu kuralın dışındadır.
d)    Yasal zorunluluk durumlarında hekimin rapor düzenlemesi meslek sırrının açıklanması anlamına gelmez.

Kitle Ä°letiÅŸim Araçları ve Sır Saklama YükümlülüÄŸü

Madde 7. Ruh hekimi, kitle iletiÅŸim araçlarıyla iliÅŸkisinde, kamuoyu önünde ruh hekimliÄŸi mesleÄŸinin onurunu zedelememeye özen göstermelidir.

a)     Ruh hekimi hasta-hekim iliÅŸkisi içinde muayene etmediÄŸi kiÅŸilerle ilgili olarak hiçbir kitle iletiÅŸim aracında  tanı ve yorumda bulunmamalıdır.
b)    Halk eÄŸitimi amacı ile televizyon ya da radyoda birlikte bir programa katılmış olduÄŸu ya da programı telefonla arayan kiÅŸilere, onların muayenesi anlamına gelebilecek sorular sormamalı, tanı koymamalı,  yorum yapmamalı ya da öneride bulunmamalıdır.
c)     Ruh hekimi, geçmiÅŸte ya da halen muayene ettiÄŸi ya da saÄŸaltım uyguladığı kiÅŸiye bir kitle iletiÅŸim kuruluÅŸunun bir programına katılmasını ya da demeç vermesini önermemeli, böyle bir iÅŸbirliÄŸi için kitle iletiÅŸim aracı görevlisi ile hasta arasında aracı olmamalıdır.
d)       Ruh hekimi, çalıştığı klinik ortamında  hastaların kim olduklarının açıkça görülmesine yol açacak araçlarla (fotoÄŸraf, video, TV, sinema vb) görüntü alınmasına ya da hasta kiÅŸilerle sesli, görüntülü ya da yazılı bir kitle iletiÅŸim aracında yayınlanmak amacıyla konuÅŸma yapılmasına aracı olmamalı, izin vermemelidir.

Toplumu Bilgilendirme Ä°lkeleri

Madde 8. Ruh hekimi, halkın ruhsal bozukluklar ve ruh saÄŸlığı konularında toplumun doÄŸru ve bilimsel olarak aydınlatılması, eÄŸitilmesi ile ilgilenmeli ve herhangi bir biçimde ya da yolla toplumu yanıltıcı, yanlış bilgiler verilmesine karşı çıkmalıdır. MeslektaÅŸlarının yanıltıcı ya da yanlış bilgi aktarma davranışı ile karşılaÅŸtığında, bu durumu bölgedeki Türkiye Psikiyatri DerneÄŸi Åžubesi’ne ya da Bölge Tabip Odası’na bildirmelidir.

Tanıtım İlkeleri

Madde 9. Ruh hekimi, mesleÄŸini uygularken reklam yapmamalı, ticari reklamlara araç olmamalı, çalışmalarına ticari bir görünüm vermemelidir; insanları yanıltıcı, paniÄŸe düÅŸürücü, yanlış yönlendirici davranışlarda bulunmamalıdır. Ruh hekimi, yayın araçlarıyla yapacağı duyurularda varsa, Tababet Uzmanlık TüzüÄŸü ne göre kabul edilmiÅŸ olan uzmanlık alanını, çalışma gün ve saatlerini bildirebilir.

Hekimlik Dışı Uygulamalar ve Yöntemler

Madde 10. Ruh hekimi herhangi bir muayene ve saÄŸaltım giriÅŸimi için bilimsel olarak kabul edilmemiÅŸ yöntemleri kullanmamalı, her ne amaçla olursa olsun hastasına tıp dışı uygulamalar önermemeli, onları hekimlik dışı uygulamalar yapan kiÅŸi ya da kiÅŸilere yönlendirmemelidir.  Ruh hekimi, hekimlik dışı uygulamaların zararlı olabileceÄŸini, en azından “oyalayıcı” olduÄŸunu hastasına açıklamalıdır.

Muayenesiz Tedavi Uygulamama

Madde 11. Ruh hekimi, tıbben acil ve zorunlu durumlar dışında, hastasını kendisi muayene etmeden tedavisine başlamamalıdır.

Aracılık Etme veya Aracıdan Yararlanmama

Madde 12. Ruh hekimi öteki hekimlere veya tetkik-tedavi kuruluÅŸlarına maddi çıkar karşılığı hasta göndermemeli, hasta saÄŸlamak amacıyla aracı kiÅŸilerden yararlanmamalıdır.

Endüstri ile Çıkara Dayalı Ä°liÅŸki Kurmama

Madde 13. Ruh hekimleri endüstri kuruluÅŸları ile hiçbir çıkar iliÅŸkisi kurmamalıdır. Bilimsel araÅŸtırmalar ve eÄŸitime yönelik iliÅŸkiler ise, saydam ve kurumsal olmalıdır. Bu iliÅŸkilerde Türk Tabipleri BirliÄŸi nin hazırladığı "Hekim ve Ä°laç Tanıtım Ä°lkeleri" geçerlidir.

Ruh hekimi ilaç ve tıbbi gereç sektöründen, a) Bilimsel kurumlarca bilimsel deÄŸeri tartışılmayan yerel, ulusal ve uluslararası kongre, sempozyum vb toplantılara katılım desteÄŸi, b) Bilimsel dökümanlar, c) Maddi deÄŸeri yüksek olmaması koÅŸuluyla ürün anımsatıcı eÅŸantiyonlar dışında hastalarına bir ürünü önermeyi teÅŸvik amacıyla verilen armaÄŸan, nakit veya deÄŸerli eÅŸyayı kabul etmemeli, promosyonlara katılmamalıdır.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
(Hasta Hakları ve Hekim-Hasta İlişkileri)
Sağaltım Hakkı

Madde 14. Ruh hekimi herhangi bir gerekçeyle kiÅŸinin saÄŸaltım  hakkını engellememeli ya da geciktirmemelidir.

BilgilendirilmiÅŸ Olur Alma

Madde 15. Ruh hekimi her türlü deÄŸerlendirme, tanı, saÄŸaltım ya da araÅŸtırma amacı ile yapılacak giriÅŸimler için hastaya ve gerektiÄŸinde hastanın yakınlarına yeterli bilgiyi vermeli ve onların bilgilendirilmiÅŸ olurunu  almalıdır. 

İstemli Yatış

Madde 16. Ruh hekimi, hastalık belirtilerinin etkisiyle, kendisi ya da çevresi için önemli zarar verme olasılığı yüzünden hastaneye zorunlu olarak yatırılması söz konusu ise hastayı ve yakınlarını istemli yatışa yönlendirmek için özel çaba göstermelidir.

İstemsiz Yatış

Madde 17. Hastanın ya da temsilcisinin yatırılmaya karşı çıktığı durumlarda, hekim, tıbbi-psikiyatrik gerekçeleri deÄŸerlendirerek istem dışı yatış kararını hekimlik bilgisi ve vicdanına göre kendi vermelidir.

Hasta, ruhsal bir bozukluk nedeniyle uygun karar verme yetisini yitirmiÅŸse, istem dışı hastaneye yatırma ve saÄŸaltım uygulama kararında, ülkemizdeki yasalar uyarınca hareket etmek ruh hekiminin görevidir. Hastanın insanlık onurunu ve yasal haklarını güvenceye almak için ruh hekimi aileyle görüÅŸmeli ve gerekiyorsa yasal yollara baÅŸvurulmasında rehberlik etmelidir. Hastanın isteÄŸi dışında saÄŸaltım uygulanması durumunda önce hastanın saÄŸlığı düÅŸünülmeli, ancak insan hakları ilkelerine de özen gösterilmelidir.

Sağaltımı Reddetme Hakkı

Madde 18. Ruh hekimi, hastanın kendisi ya da çevresi için tehlikelilik hali söz konusu olmadığı durumlarda hastanın saÄŸaltımı reddetme hakkını tanımalıdır.

Bilgilenme Hakkı

Madde 19. Ruh hekiminin hasta ile iliÅŸkisi karşılıklı güven ve saygıya dayanmalıdır. Ruh hekimi hastaya hastalığı ile ilgili güncel bilgileri vermekle yükümlüdür.

Hekim tanının veya bulguların söylenmesinin hastanın ruh saÄŸlığı açısından uygun olmadığını düÅŸündüÄŸü durumlarda vereceÄŸi bilgileri sınırlandırabilir.

Bilgilendirilmeme Hakkı

Madde 20. Hasta hastalığı konusunda bilgilendirilmek istemediÄŸini belirtmiÅŸse, hekimin bilgi vermesi gerekmez. Ailenin haberdar edilmesi hastayla görüÅŸ birliÄŸine varılarak yapılmalıdır. Ayırt etme gücü olmayan hastalar için, yakınlarının bilgilendirilip bilgilendirilmemesine hekim karar vermelidir.

SaÄŸaltımı Üstlenmeme Hakkı

Madde 21. Ruh hekiminin, yaÅŸamsal önemi olan durumlar dışında ve hastanın muayene ve saÄŸaltım hakkını engellemeyecek biçimde bir hastanın muayene ve saÄŸaltımını reddetme hakkı vardır.  Ancak, böyle bir durumda hasta ve ailesine bilgi verilmeli, hastanın bir baÅŸka hekime gitmesi ya da götürülmesini saÄŸlamaya çalışılmalıdır.

Ücret

Madde 22. Hasta ücret konusunda önceden hekimden bilgi alabilir. Hekim, tüm muayene, inceleme, tıbbi giriÅŸimlerde meslek örgütünün belirlediÄŸi taban ücretin altında bir ücret almamalıdır.

Hastaya Gereksiz Harcama Yaptırmama

Madde 23. Ruh hekimi, hastasının parasal durumu ne olursa olsun, gereksiz harcamalar yaptırmamalı ve yararı olmayacağını bildiÄŸi bir inceleme ve tedaviyi önermemelidir.

Hasta Üzerindeki Etkinin Kullanımı

Madde 24. Hekim hasta üzerindeki etkisini tıbbi amaçlar dışında kullanmamalıdır.

Hasta-Hekim Ä°liÅŸkisi Dışına Çıkmama Ä°lkesi

Madde 25. Ruh hekimi,  hastayla iliÅŸkisinde tanı ve saÄŸaltım amacının dışında bir iliÅŸki türünün oluÅŸmasına izin vermemelidir.  Ruh hekimi:

a) Hastasına herhangi bir cinsel yakınlaşmada bulunmamalıdır.
b) Hastayla oluÅŸabilecek sosyal karşılaÅŸmaları hekimliÄŸin etik ilkeleri çerçevesinde sınırlı tutmalıdır.
c) Muayene ve saÄŸaltım ücreti dışında hastasından herhangi bir maddi ya da baÅŸka bir karşılık beklememeli ve önerilince kabul etmemelidir.
d) Hastasıyla çıkar elde etmeye ya da yarar saÄŸlamaya yönelik herhangi bir iliÅŸkiye girmemelidir.

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
(Meslektaşlar Arası İlişkiler)
Meslektaşlar Arasında Saygı

Madde 26. Ruh hekimi, tüm hekimler ve insan saÄŸlığı ile uÄŸraÅŸan öteki meslek mensupları ile iyi iliÅŸkiler kurmalı, meslektaÅŸlarına veya diÄŸer saÄŸlık çalışanlarına karşı küçük düÅŸürücü davranışlarda bulunmamalıdır.

Mesleki Dayanışma

Madde 27. Ruh hekimi, meslektaÅŸlarını mesleki yönden onur kırıcı ve haksız saldırılara karşı korumalıdır.

Yetkinlik Dışına Çıkmama Ä°lkesi

Madde 28. Ruh hekimi, bir hastanın veya meslektaşının yararı ya da zararı söz konusu olmasa da gerçeÄŸe aykırı olarak kendini bir konuda uzman ya da yetkili olarak göstermemelidir. Bir ruh hekimi, hastanın, ya da baÅŸka bir ruh hekiminin zararına, kendini gerçeÄŸe aykırı olarak bir konunun uzmanı ya da yetkilisi olarak gösterdiÄŸinde yasal sorumluluÄŸu yanında etik sorumluluÄŸunun da artacağını bilmelidir.

BEŞİNCÄ° BÖLÜM
(İnsan Hakları)
Uluslararası SözleÅŸmelere Uyma ZorunluluÄŸu

Madde 29. Her hekim, baÅŸta Ä°nsan Hakları Evrensel Bildirgesi olmak üzere tüm insan hakları belgelerine ve hekimlikle ilgili ortak kurallara uymakla yükümlüdür.

Mesleki Uygulamalarda İnsan Hakları

Madde 30. Ruh hekimleri hastasının özerk ve özgür bir kiÅŸi olduÄŸunu bilerek ve kiÅŸiliÄŸine saygı ve güven duyarak, elden geldiÄŸince en az kısıtlayıcı saÄŸaltım giriÅŸimlerini uygulamalıdır.

İşkenceye Yardım Etmeme İlkesi

Madde 31. Ruh hekimi her koÅŸulda iÅŸkenceye karşı olmalı ve ruhsal bozukluk gösteren iÅŸkence görmüÅŸ kiÅŸilerin saÄŸaltımı ile ilgilenmeli ya da saÄŸaltımını saÄŸlayacak kiÅŸi veya kurumlara yönlendirmelidir. Hiçbir ruh hekimi, tıbbi bilgi ve becerisiyle, iÅŸkence ve benzeri uygulamalara katılamaz, yardımcı olamaz, gerçeÄŸe aykırı rapor düzenleyemez. Ä°ÅŸkence iddiası olan olgularla karşılaÅŸan her hekim, mesleki bilgi ve becerilerini gerçeÄŸin ortaya çıkarılması için kullanmalıdır. 

Ölüm Cezası Uygulamasına Katılmama Ä°lkesi

Madde 32. Ruh hekimi, hiçbir zaman idam cezası infazında bulunmamalı, infaza yardımcı olmamalı, idam cezasının uygulanması için hiçbir ÅŸekilde tıbbi hizmet vermemelidir.

Tutuklu ve Hükümlülere Verilecek Tıbbi Yardım

Madde 33. Tutuklu ve hükümlülerin muayenesi de öteki hastalarınki gibi, kiÅŸilik haklarına saygılı, hekimlik sanatını uygulamaya elveriÅŸli koÅŸullarda yapılmalı ve onların gizlilik hakları korunmalıdır. Ruh hekiminin, bu koÅŸulların saÄŸlanması için ilgililerden istekte bulunma hakkı ve sorumluluÄŸu vardır. Muayene sonucu düzenlenecek belge veya raporlarda hekimin adı, soyadı, diploma numarası ve imzası mutlaka bulunmalıdır. Belge ve rapor baskı altında yazılmış ise, ruh hekimi bu durumu en kısa zamanda meslek örgütüne (TTB ve TPD’ne) bildirmelidir.

Tutuklu ve Hükümlülerin Tıbbi Yardımı Reddetmesi

Madde 34. Hekim, muayene ve tedavi olanaklarını bilinçli olarak reddeden tutuklu ve hükümlülere bu davranışlarının sonuçlarının neler olabileceÄŸini açıklamalı ancak, zorla muayene ve tedavi yolunu denememeli ve önermemelidir.

OlaÄŸanüstü Durumlar ve SavaÅŸ

Madde 35. Hekim, olaÄŸanüstü durumlar ve savaÅŸta, evrensel nitelikteki tıbbi etik kurallarını yansızlıkla uygular. Hasta ve yaralı sayısının çokluÄŸu nedeniyle, herkese gerekli tıbbi yardımın verilemediÄŸi koÅŸullarda, hekim, tedavi olasılığı yüksek olan ağır olgulara öncelik verir.

ALTINCI BÖLÜM
(Tıbbi Araştırmalar ve Yayın Etiği)
Psikiyatride Bilimsel Çalışmanın Özellikleri

Madde 36. Bir bilim insanı olan ruh hekimi bilimsel araÅŸtırmalarında bilimin kurallarına ve Türkiye Bilimler Akademisi’nin “Bilimde Etik Ä°lkeler” kitapçığında yer alan araÅŸtırma etiÄŸi ilkelerine uymak zorundadır. AraÅŸtırma deneÄŸi olarak özellikle duyarlı olmaları nedeniyle, psikiyatrik hastaların bağımsızlıkları kadar ruhsal ve bedensel bütünlüklerinin de korunması için özen göstermelidir.

Ä°nsan Üzerinde AraÅŸtırma

Madde 37. Ä°nsan üzerinde yapılacak klinik, deneysel ya da epidemiyolojik araÅŸtırmalar,  bilimsel bilgi birikimine katkıda bulunabilmek amacıyla yerel etik kurullardan geçmek koÅŸuluyla yapılır. Ä°nsan üzerinde yapılan tüm araÅŸtırmalar, bilimsel ve mesleki yönden yeterli ve yetkin kiÅŸiler tarafından yürütülür. AraÅŸtırmanın sorumluluÄŸu tümüyle araÅŸtırmacıya aittir.

Denekten Bilgilendirilmiş Olur Alınması Zorunluluğu

Madde 38. Ä°nsan üzerinde yapılan araÅŸtırmalarda her deneÄŸe araÅŸtırmanın amacı, yöntemleri, beklenen yarar ve olası yan etkileri hakkında, deneÄŸin anlayabileceÄŸi dilde ve biçimde yeterli bilgi verilmesi zorunludur. DeneÄŸe, çalışma baÅŸladıktan sonra isterse araÅŸtırmaya katılmaktan vazgeçebileceÄŸi ve olurunu geri alabileceÄŸi, ancak bu nedenle daha sonraki tedavisinin ve takibinin aksamayacağı anlatılır. Bilgilendirme sonrasında deneÄŸin konuyu yeterince anlayıp anlamadığı deÄŸerlendirilir.

AraÅŸtırma hakkında yeterli bilgilendirme saÄŸlandıktan sonra, deneÄŸin yazılı oluru alınır. Bu olur, deneÄŸin özgür iradesine dayanmalıdır.

Ayırt Etme Gücü Olmayanların Durumu

Madde 39. Ergin olmayan ve/veya ayırt etme gücünden yoksun kiÅŸilerin veli veya vasisinin bilgilendirilmiÅŸ oluru alınmalıdır.

Deneğin Korunması

Madde 40. Ä°nsan üzerinde yapılan tıbbi araÅŸtırmalarda deneÄŸin yaÅŸamı, bedensel ve zihinsel bütünlüÄŸü ile saÄŸlığı her zaman toplumsal veya bilimsel çıkarların üzerinde tutulmalıdır.

DeneÄŸin özel yaÅŸamına saygı gösterilmesi ve kiÅŸisel bilgilerin gizliliÄŸi saÄŸlanmalıdır. Bilimsel araÅŸtırma ve yayınlar ile akademik-bilimsel amaçlı sunuÅŸlarda deneÄŸin kimliÄŸi gizli tutulmalıdır.

Bir tıbbi araÅŸtırmada, beklenen katkı ne olursa olsun, denek için ciddi bir tehlike ÅŸüphesi doÄŸduÄŸunda araÅŸtırma durdurulmalıdır.

Yayın Etiği

Madde 41. Hekim, araÅŸtırma verilerini deÄŸerlendirirken ve yayına hazırlarken bilimsel gerçekleri yansıtmalıdır. Çalışmaya fiilen katılmamış kiÅŸilerin adları o yayında yer alamaz. Kaynak göstermeden ve izin almadan baÅŸkalarına ait veriler, olgular ve yazılı eserler kullanılmamalıdır.

YEDÄ°NCÄ° BÖLÜM
(ÇeÅŸitli Hükümler)

Madde 42.  Her ruh hekimi hem bir hekim olması nedeniyle “Tıbbi Deontoloji TüzüÄŸü”ne ve “Türk Tabipleri BirliÄŸi Meslek EtiÄŸi Kuralları”na, hem de ruh hekimi olduÄŸundan Türkiye Psikiyatri DerneÄŸi Etik Ä°lkeleri’ne uygun davranmalıdır.

Madde 43.  Bu kurallarda yer almayan durumlarla karşılaşıldığında, hekim, genel etik ilkelere, ulusal düzenlemelere, uluslararası düzeydeki bildirge ve sözleÅŸme hükümlerine uyar.

Madde 44.  Her ruh hekimi tıp ve psikiyatri mesleÄŸinin ve meslektaÅŸlarının onurunu korumak zorunda olduÄŸunu bilirken, hekimliÄŸin etik ilkelerine ters düÅŸen uygulamaları destekleyecek bir konuma da düÅŸmemelidir. 

Madde 45.  Ruh hekimi, etik ilkelere uymadığına tanık olduÄŸu meslektaÅŸlarını Türkiye Psikiyatri DerneÄŸi ilgili ÅŸubesine ya da ilgili Tabip Odası’na bildirmelidir. 

SEKÄ°ZÄ°NCÄ° BÖLÜM
( Etik Kuralların Uygulanma ve Değiştirilme Esasları)
Psikiyatri Etik Kurallarının Belirlenmesi

Madde 46. Psikiyatri etik kurallarının belirlenmesi ya da deÄŸiÅŸtirilmesi için izlenecek yollar ve görev alacak dernek organları ÅŸunlardır:

a) DeÄŸiÅŸtirilecek olan “Psikiyatri Etik Ä°lkeleri” maddelerinin hazırlanmasında birinci derecede sorumlu Türkiye Psikiyatri DerneÄŸi yapısında yer alan "Ä°nsan Hakları ve Etik Bilimsel Çalışma Birimi"dir. Bu çalışma birimi kendiliÄŸinden ya da derneÄŸe baÄŸlı baÅŸka  bir  çalışma birimi, Merkez Yönetim Kurulu, Merkez Onur Kurulu, bir ÅŸube yönetimi ya da bir TPD üyesinden gelen öneriyle çalışmaya geçebilir. Çalışmalarında Merkez Yönetim Kurulu’na karşı sorumludur.
b) "Ä°nsan Hakları ve  Etik Bilimsel Çalışma Birimi" ve “TPD Onur Kurulu” etik ilkeler konusunda  uluslararası yasalar, anlaÅŸmalar, tıbbi ya da psikiyatrik etikle ilgili bildirgeler, TTB, Dünya SaÄŸlık Örgütü, Dünya Tabipleri BirliÄŸi, Avrupa Tıp Uzmanları BirliÄŸi ve Dünya Psikiyatri BirliÄŸi’nin kuralları çerçevesinde iÅŸbirliÄŸi içinde çalışırlar.
c) "Ä°nsan Hakları ve Etik Bilimsel Çalışma Birimi" ile Merkez Onur Kurulu arasındaki iÅŸbirliÄŸi ve iÅŸbölümü ilke ve kuralları Merkez Yönetim Kurulu, Merkez Onur Kurulu ve Ä°HEBÇB Koordinatörü arasında yapılacak bir protokolle belirlenir. Bu protokol Merkez Yönetim Kurulu tarafından saklanır.
d) Bu protokole göre hazırlanan taslak metninin mesleki kamuoyunda yeterince tartışılarak olgunlaÅŸtırılmasından sonra, taslak metin Merkez Yönetim Kurulu’nca Merkez Genel Kurulu gündemine alınır. Taslak Merkez Genel Kurulu’nda oy çokluÄŸu ile kabul edilerek kesinleÅŸir.

Psikiyatri Etik İlkelerinin Uygulanması

Madde 48. Tıbbi Deontoloji TüzüÄŸü (TDT) veya Türk Tabipleri BirliÄŸi Meslek EtiÄŸi Kuralları (TTBMEK) ile Psikiyatri Etik Ä°lkeleri arasında bir uyumsuzluk olduÄŸunda;

a) Uyumsuzluk ilkede ise TDT ve TTBMEK esas alınır ve ilk fırsatta TPD Etik ilkelerinde uygun değişiklikler yapılır.
b) TDT ve TTBMEK’deki tanım genel kalmış, psikiyatri uygulamasıyla ilgili ayrıntıları içermiyorsa ve TPD Etik Ä°lkeleri’nde bu durum ayrıntılarıyla tanımlanmışsa TPD Etik Ä°lkeleri uygulanır.

Yürütme

Madde 49.  Etik ilkelerin bir bütün olarak uygulanması hem bütün ruh hekimlerinin hem de bütün psikiyatri meslek topluluÄŸunun bireysel ve toplu sorumluluÄŸundadır. Türkiye Psikiyatri DerneÄŸi bu ilkelerle ilgili uygulamaları psikiyatri meslek topluluÄŸu adına yürütür. Etik ilkelere uyulmamasıyla ilgili bir baÅŸvuru ya da bildirim sözkonusu olduÄŸunda, uygulama Türkiye Psikiyatri DerneÄŸi KoÄŸuÅŸturma - SoruÅŸturma - Yargılama Usulleri ve Merkez Onur Kurulu nun Çalışmasıyla Ä°lgili Ä°ç Yönetmelik usullerine göre yapılır.

Yürürlük

Madde 50. Psikiyatri Etik Ä°lkeleri TPD Merkez Genel Kurulu’nda kabulü sonrasında TPD yayın araçlarıyla psikiyatri topluluÄŸuna duyurulduÄŸu tarihten baÅŸlayarak yürürlüÄŸe girer.


1. Taslak:  TÜRKÄ°YE PSÄ°KÄ°YATRÄ° DERNEĞİ (TPD)  Ä°nsan Hakları ve Etik Bilimsel Çalışma Birimi’nce hazırlanmıştır. Hazırlıkta uluslararası psikiyatri etik ilkeleri ve 1999 Nisanı’nda düzenlenen 3. Bahar Sempozyumu’nda sunulan etik ilke önerileri temel alınmıştır.

2. Taslak: TPD Adana, Ankara, Edirne, Ä°stanbul, Kayseri ve Manisa Åžubeleri’nin eleÅŸtiri ve katkılarıyla hazırlanmıştır.

3. Taslak: TPD GeniÅŸletilmiÅŸ Merkez Yönetim Kurulu’nun 12. 02. 2000 tarihli toplantısında tartışılarak ÅŸekillendirilmiÅŸtir.

4. Taslak: TPD 4. Genel Kurul’da alınan karar gereÄŸince 3. Taslak ile ilgili ekleme ve deÄŸiÅŸiklik önerilerini derleyen Ä°nsan Hakları ve Etik Bilimsel Çalışma Birimi tarafından hazırlanmıştır. TPD-MYK, TPD Onur Kurulu ve Üyelerinin katıldığı 6. Bahar Sempozyumu’ndaki Forum’da tartışmaya açılmıştır.

5. Taslak: 6. Bahar Sempozyumu’nda getirilen eleÅŸtiri ve önerilerle biçimlendirilmiÅŸ olup Etik Kuralların kararlaÅŸtırılması için 22 Haziran 2002 Cumartesi günü  TPD 1. OlaÄŸanüstü Genel Kurulu’nda tartışmaya açılmıştır.

Katkıda bulunan bütün üyelerimize, TPD Ä°nsan Hakları ve Etik Bilimsel Çalışma Birimi’ne, özellikle çalışmalarından dolayı Dr. DoÄŸan Åžahin, Dr. Mustafa Sercan ve Dr. Orhan Öztürk’e teÅŸekkür ederiz.


Web Sitlerimiz: Antalya Terapi Psikiyatri | Antalya Cinsel Terapi | Neo Rezonans Antalya | Sevilay Zorlu