drsevilayzorlu@gmail.com
TEL : 0242 316 98 99
Cetad Antalya Bölge Temsilcisi
OTÄ°ZM
OTİSTİKLERİN EGİTİM VE TEDAVİSİNDE SANATLA ÇALIŞMA

OTÄ°ZM

Otizm; yaÅŸamın ilk 3 yılında ortaya çıkan, geliÅŸimde gecikme ya da sapmaların olduÄŸu, “geliÅŸimsel sendrom” olarak tanımlanan bir nöro-psikiyatrik bozukluktur.GeliÅŸimsel sendrom oluÅŸu nedeniyle , yaÅŸam boyu sürdüÄŸü için; otizm bir “engel” türü olarak ifade edilir.Otizmde görülen belirtiler 3 temel grupta yer alır:

  Toplumsal iliÅŸkilerin geliÅŸiminde bozukluk

  Sözel ve sözel olmayan iletiÅŸimde bozukluk, sembolik oyun da dahil olmak üzere hayal gücü yetersizliÄŸi

  Basmakalıp, tekrarlayıcı davranışlar; ilgi alanının kısıtlılığı ve darlığı

            Ä°lk defa 1943 yılında tanımlanan, otizmin nedeni konusunda tıp dünyasında henüz bir kesinlik yoksa da; son on yıldır yapılan araÅŸtırmalar otizmin biyolojik bir kaynağının olduÄŸu yönünde bulgular vermektedir.Beyin yapısındaki bazı bozukluklar, beyincik geliÅŸiminde bozukluk, gen ve kromozomlardaki sorunlar otizmin nedenleri arasında düÅŸünülmektedir. 

            Görülme sıklığı on bin  kiÅŸide 4 - 5  olup erkeklerde kızlara oranla 3-4 kat daha fazla görülmektedir.

 

OTİZM NE DEĞİLDİR ?

 

  Duygusal yosunluk ya da emosyonel stres sonucu deÄŸildir.

  Sosyal temastan kaçınmak için inatçı bir arzu deÄŸildir.

  Anne-babanın reddinden ya da soÄŸuk ebeveynlikten kaynaklanmaz.

  Bir ruhsal bozukluk ( akıl hastalığı  ) deÄŸildir.

  Herhangi bir sınıfa özgü deÄŸildir.

  Bazı dar alanlarda özel yetenekleri olmasına karşın, otistiklerin zekaları yanlış anlaşılmıştır.

  Tamamen tedavi edilemez ama geliÅŸme ve iyileÅŸmeler gözlenir.

 

OTÄ°STÄ°K ÇOCUKLARIN ÖZELLÄ°KLERÄ°

 

  Otizmle birlikte % 60-70 ‘inde zeka sorunları, % 33’ünde epilepsi, görme sorunları,iÅŸitme sorunları, kabızlık, alerji sorunları da görülebilir.

  Göz  teması  yoktur ya da kısa sürelidir ya da sabit ve delip geçen bakışları vardır.

  DiÄŸer insanlarla sosyal etkileÅŸimleri yoktur ya da tanıdık ve yabancı ayırt etmeksizin etkileÅŸimde bulunurlar.

  Bazen anne – babaya ; yabancı insanlara davrandıkları gibi davranırlar.Anne-babayı tanıdığını belli etmeme ya da  coÅŸkuyla karşılık vermeme görülür.

  Çevrelerindeki insanları ( anne – baba dahil ), birer araç olarak mekanik biçimde kullanırlar.ÖrneÄŸin; annenin elinden tutup istediÄŸi ÅŸeye ulaÅŸmak için götürmek gibi.

  Herhangi bir kimse tarafından dokunulmak, kucaÄŸa alınmak istemezler. ( Bu gibi durumlarda itme, kasılma vb. türden hareketler gözlenebilir.)Ya da bazen yer, zaman, kiÅŸi ayırt etmeksizin dokunurlar.

  Karşılılıklı gülümseme yoktur ya da azdır.

  Ä°steklerini parmakla gösterme yoktur.Bunun yerine yetiÅŸkinin elini istediÄŸi ÅŸeyin üstüne koyar.

  Parmakla gösterilene bakmazlar.

  Sevinçlerini, baÅŸarılarını ya da hoÅŸuna giden ÅŸeyleri insanlarla paylaÅŸmazlar.

  Çevresindeki insanları fark etmezler ve ilgilenmezler.Fark etseler bile bu kez de insanların duygu, düÅŸünce, istek ve ihtiyaçlarını fark edemezler.

  SeslenildiÄŸinde adlarına tutarlı olarak bakmazlar.

  Akran iliÅŸkileri yoktur ya da bu konuda sorunlar vardır.

  Sosyal kuralları anlamada ve uymada güçlükleri vardır.

  SelamlaÅŸma ve vedalaÅŸma hareketlerini yapamazlar ya da farklı biçimde yaparlar ( ters yönde el sallamak gibi).

  Canları yandığında yardım ve ÅŸefkat aramazlar.

  Sır tutamazlar, yalan söyleyemezler, saf ve dürüst oldukları için kolaylıkla kandırılabilirler.

  Empati (kendini baÅŸkalarının yerine koyma) kuramazlar.

  KonuÅŸma hiç yoktur  ya da   yeterli sözcük daÄŸarcığına sahip deÄŸildirler.

  Karşılıklı diyalog kurmada  yetersizlik gösterirler.Bazen monolog halinde konuÅŸurlar.

  KonuÅŸmanın içeriÄŸi ve ÅŸeklinde normalden farklılık söz konusudur.Anlamsız ve uydurma sözcükler,tekrarlayan sözcük ve cümleler, bir sözcüÄŸü baÅŸka bir sözcük yerine kullanma gibi.

  KonuÅŸmada hiç  kimseye hitap etmezler ve kimseden  cevap beklemezler, söyledikleri, iÅŸittikleri  ile ilgili deÄŸildir. KonuÅŸma monotondur, ses tonu, ritmi, ses hızı ve vurgusunda problemler görülür. 

  Kendilerine söylenen bir ÅŸeyi aynen tekrarlamaya sıklıkla rastlanır.( Ekolali; yankı konuÅŸması) ÖrneÄŸin; “ Bir  kurabiye  ister misin?“ sorusuna “ Bir  kurabiye  ister misin?“ diye cevap verirler. Ya da “sütünü iç   AyÅŸe”  dediÄŸinde çocuk  “sütünü iç   AyÅŸe”  der.

  Åžahıs zamirlerini karıştırırlar. Kendinden “ben” yerine “sen” diye bahsederler.ÖrneÄŸin;su içme isteÄŸini “su istiyorsun”ya da kendi ismini kullanarak “Ali su istiyor”gibi ifade eder.

  Çok nadiren “evet” ve “hayır”  kelimelerini  kullanırlar.

  ÇoÄŸu zaman soru soramazlar.Sorulara cevap vermekte zorlanırlar.

  EÅŸ anlamlı ya da zıt  anlamlı kelimeleri karıştırırlar.

  Soyut kavramları, kelimelerin mecazi anlamlarını, deyimleri, esprileri anlayamazlar.ÖrneÄŸin; “çenen düÅŸtü” deyimini somut biçimde anlarlar.”komÅŸu komÅŸunun külüne muhtaçtır”deyimini kül ihtiyacı olarak yorumlarlar.

  Oyun oynama becerileri farklıdır. Oyuncaklarla amacına uygun oynayamazlar.ÖrneÄŸin;arabayı sürmek yerine tekerleklerini döndürmek gibi.Hayali (sembolik) oyunları oynayamazlar.Sembolik oyunu oynayabilenlerde ise senaryolu (rollü;evcilik gibi) oyun oynama becerisi görülmez.

  Akranlarıyla grup oyunları oynayamazlar.Oyuna katılabilseler de kurallarını anlamakta  zorlanırlar.

  Sıklıkla tekrarlanan  davranışlar(stereotipi) söz konusudur.ÖrneÄŸin; durmadan  tabak ya da herhangi bir cisimi döndürme, vücudunu  ileri – geri/saÄŸa-sola sallama, kendi etrafında dönme, parmaklarını gözleri önünde hareket ettirme, kollarını kanat gibi çırpma,parmakları ile havada birtakım ÅŸekiller oluÅŸturma, ellerini ritmik hareketlerle vücudunun herhangi bir yerine  ya da herhangi bir yere vurma vb.)

  Ä°lgilerini en çok; dönen, hareket eden nesneler, renkler, ışık  ve  gölge yansımaları çeker.

  Belirli bir nesneye, alışılmışın dışında bir ilgi ve baÄŸlılık gösterirler ve bu nesnelerle tekrarlayan bazı hareketler yaparlar.ÖrneÄŸin; kredi kartı, ÅŸampuan ÅŸiÅŸesi, metalik ve ışıklı dönen nesneler gibi objeleri elinde tutma, evirip çevirme, döndürme, sıraya dizme gibi uÄŸraÅŸlar içinde olurlar.Bunlar ellerinden alındığında öfkelenirler.Ya da öfkeli ve sıkıntılı olduklarında ancak bunlarla sakinleÅŸirler.

  Daralmış bir ilgi alanları vardır.ÖrneÄŸin; müzik, klipler, sayılar, logolar, amblemler, reklamlar vb.

  Aynılığı korunmasında ısrarcıdırlar, deÄŸiÅŸikliÄŸe tepki gösterirler.ÖrneÄŸin; ev ya da okul ortamdaki eÅŸya ve düzen deÄŸiÅŸikliÄŸi,aynı kıyafeti giymek isteme, bir yere giderken hep aynı yoldan gitmek isteme, gibi. Bazı otistikler ise bu deÄŸiÅŸiklikleri fark etmeyebilirler.

  Aşırı titiz, düzenli ve detaycı olabilirler.ÖrneÄŸin; duvardaki küçük bir lekeyi bile fark edebilirler.

  Nesnelerde ve insanların giysilerinde bazı ayrıntılarla yoÄŸun biçimde ilgilenirler.

  Ä°nsiyatif kullanamazlar. Karar vermekte zorlanırlar.

  Kelimeler bazen soyut geldiÄŸi için, söylenenleri anlamakta ve yapmakta zorlanırlar.

  Taklit yetenekleri zayıftır. Bu nedenle öÄŸrenmede büyük zorluk yaÅŸarlar.

  Dikkatleri çabuk dağılır ve kısa sürelidir.

  ÖÄŸrenme sorunları vardır:

      -Kalıp halinde öÄŸrenirler.

-Sıralama yapmada zorlanırlar.ÖrneÄŸin; 5 ten sonra hangi sayının geleceÄŸini bilemezler.

-Bütünden ziyade ayrıntıya dikkat ettikleri için baÄŸlantı kurmakta ve öÄŸrendiklerini bütünleÅŸtirmekte zorlanırlar.

-Yargılama becerileri akranlarının düzeyinde deÄŸildir.

-Okuma ve yazma öÄŸrenirken gramer vb hataları olabilir.Bazen erken yaÅŸta anlamını bilmeden okuma (hiperleksi) görülür.

-SaÄŸ-sol, önünde-arkasında gibi yönleri ve mekansal kavramları öÄŸrenmekte zorlanırlar.

  Bazı alanlarda özel becerileri ve yetenekleri olabilir.Bu alanlar;

-Müzik ( konuÅŸmadığı halde ÅŸarkı söyleme, enstrüman çalma gibi)

-Bellek (reklam sloganları, plakalar,yollar, logo ve amblemler vb.)

-Sayılar ve sayısal iliÅŸkiler (güç matematik iÅŸlemlerini akıldan yapabilme gibi)

-Mekanik (çok parçalı yap-bozlar, bilgisayar, teknik aletler, mekanik oyuncakları söküp takabilme gibi)

-Resim yapma

  Bazı uyaranlardan (yüksek ses, ışık vb.) rahatsız olurlar.

  Acıya, aÄŸrıya ve soÄŸuÄŸa karşı tepkileri ilgisizlikten aşırı hassasiyete varan iki uç arasında gidip gelebilirler.

  Çevrelerindeki gerçek tehlikelerin farkında deÄŸildirler.Ya da kendilerini koruyamazlar.

  Kafasını vurma, ellerini ısırma gibi davranışlarla kendilerine zarar verebilirler.

  Kendine özgü, abartılı ve uygunsuz korkular görülebilir.

  Çevreye zarar veren davranışlar, huysuzluk ve öfke nöbetleri,isteklerinin engellenmesine karşı tahammülsüzlük gibi davranış problemleri görülebilir.

  Yemek problemleri vardır.ÖrneÄŸin; çiÄŸnemekte güçlük çekebilir, katı yiyecekleri reddedebilir, tek bir yiyeceÄŸe takılıp kalabilirler.

  Tüm gece uyanık kalma, az ya da çok uyuma,  anne ile yatma isteÄŸi gibi uyku problemleri söz konusu olabilir.

  Bazıları aşırı hareketli iken bazıları ise kas gücü yokmuÅŸ gibidirler.

  Sebepsiz ve uygunsuz aÄŸlama ve gülmeler görülebilir.

 

Otistik çocukların  özellikleri, yetenek ve becerileri  geniÅŸ bir yelpaze içinde dağılım gösterir. Bu nedenle yukarıda sözü edilen belirtiler ve özelliklerin hepsi her otistik çocukta görülmeyebilir.Bu ÅŸekilde zeka düzeyi iyi ve otistik özellikleri az olan çocuklar için, “yüksek iÅŸlevsel otizm” ifadesi kullanılır.

Otizmde, erken teÅŸhis  ve erken müdahale çok önemlidir.Ancak henüz otizme yönelik kesinleÅŸmiÅŸ bir tedavi yoktur.Otizm yaÅŸam boyu süren bir geliÅŸimsel bozukluktur.Bazı belirtiler ortadan kalkabilir ve iyi bir eÄŸitimleotistik bireylerin uyum yetenekleri ve becerileri geliÅŸtirilebilir.Ä°laç tedavisi; özellikle yoÄŸun hareketlilik, uyku sorunları, yoÄŸun davranış sorunları, yeme sorunları, kendine ve çevresine zarar veren  davranışlar, sıkıntı ve kaygı gibi durumlarda kullanılır.Ancak tüm uzmanların ortak görüÅŸü; en etkin yöntemin gerektiÄŸinde ilaç tedavisiyle de desteklenen “eÄŸitim” olduÄŸudur.

YaÅŸları ilerledikçe; çevreye ilgilerinin arttığı, deÄŸiÅŸikliklere daha az direnç gösterdikleri, davranış problemlerinin azaldığı, kendilerini tehlikelerden korumaya baÅŸladıkları görülür.Otistik belirtilerin zamanla  azaldığı görülse de, genelde tümden yok olmadığı bilinmektedir; sosyal beceri ve iletiÅŸimdeki sorunlar devam eder. Genelde bu çocuklar, yaÅŸamlarının her döneminde bir ölçüde gözetime ihtiyaç duymaktadırlar.Zeka düzeyi ,dil geliÅŸimi, ailenin sosyo-ekonomik durumuna baÄŸlı olarak, bağımsız bir yaÅŸam ve kendine yeterli olma, bir iÅŸ sahibi olma çok  az sayıda  otistik için ( %1-2’si) mümkün olabilmektedir.

Unutmamak gerekir ki  otizm, otistik çocukların tek özelliÄŸi deÄŸildir.O da hepimiz gibi deÄŸiÅŸik yönleri olan bir kiÅŸiliÄŸe sahiptir.Karşılaşılan her sorunu otizme baÄŸlamak uygun deÄŸildir.

Otistik çocuklara; önce bir birey gibi, daha sonra otizm belirtileri nedeniyle öÄŸrenme becerileri engellenmiÅŸ bir çocuk gibi davranılmalıdır.

 

OTÄ°STÄ°K ÇOCUKLARIN EĞİTÄ°MLERÄ°NDE ÖÄžRETMENLERE ÖNERÄ°LER

 

  Sınıfınızda “otistik” bir çocuk varsa,her ÅŸeyden önce bu çocuÄŸun zihinsel engelli,iÅŸitme engelli ya da bu durumun bir akıl hastalığı olmadığını, bu tür çocukların sevgi dolu,anlayışlı,kabul gören ve doÄŸru bir yaklaşımla; kapasitelerini ortaya çıkarabileceklerini bilmemiz gerekmektedir.

  Otistik çocuklar,yeni karşılaÅŸtıkları ortamlarda tedirgin olacaklarından ve okul yaÅŸantısı da onlar için yepyeni bir ortam olacağından, ailenin; okul açılmadan önce, öÄŸretmeni, okul müdürü ve idarecilerini, okul binasını ve okuyacağı sınıfı çocuÄŸa tanıtması önemlidir.

  ÖÄŸretmeni olarak, kendi resminizi aileye verin, bu resmin büyütülerek, çocuÄŸun odasına asılmasını  saÄŸlayın.

  Okul açıldıktan sonra,tüm sınıf öÄŸrencilerinin toplu resimlerini, aynı ÅŸekilde aileye ulaÅŸtırın ve çocuÄŸun odasına koyulmasını saÄŸlayın.

  ÇocuÄŸun okula gelirken sevdiÄŸi bir oyuncağı ya da bağımlılık duyduÄŸu nesneyi, yanında getirmesine izin verin .Ancak sınıfın ve kendisinin dikkatini dağıtacak ÅŸekilde davranmasını engelleyin (getirdiÄŸi nesneyi ders saati içinde çantasının içinde,cebinde ya da sıranın içinde tutmasını saÄŸlayın). ÇocuÄŸun olmadığı bir zaman seçin ve çocuÄŸu, diÄŸer sınıf öÄŸrencilerine tanıtın ve yardımcı olmalarını isteyin .”Arkadaşınızın  hareketlerini taklit etmeyin, gülmeyin, alay etmeyin,onun özel durumundan dolayı yapılan özel uygulamaları sizde talep etmeyin”ÅŸeklinde açıklama yapın.

  Aynı ÅŸekilde diÄŸer çocukların velilerini toplayarak otistik çocuklarla ilgili bilgiler verin ve  yardımcı olmalarını isteyin.

  Otistik çocuÄŸun ailesi ile yakın  iÅŸbirliÄŸi içine girin.

  Otistik çocuklar, çoÄŸu kez öÄŸrendikleri davranışları, kendilerine öÄŸreten kiÅŸiden  baÅŸkasına kullanamaz.Yani genelleme ve transferde güçlükleri vardır.Evde öÄŸrendiÄŸini okulda, okulda öÄŸrendiÄŸini evde kullanamaz.Bu nedenle çocuÄŸun davranışları ile ilgili anekdotlarınızı yazacağınız bir defter tutun. Ailesine böyle bir defter tutmasını saÄŸlayın ve bunların içeriklerini haftada bir karşılıklı konuÅŸarak paylaşın.

  ÇocuÄŸu sınıf içinde ilk üç sıradan birine oturtun.Özellikle duvar tarafına ve yanına özel seçilmiÅŸ,yardıma hazır  bir öÄŸrenci ile birlikte oturtmaya özen gösterin.

  Çocuk nasılsa anlamıyor,duymuyor,ilgilenmiyor düÅŸüncesi ile yanında ya da duyabileceÄŸi ortamlarda otizm ile ilgili ve çocuÄŸun davranışları ile ilgili konuÅŸmaktan kaçının.

  Nasılsa  konuÅŸmuyor diye söz hakkı vermemezlik etmeyin.Soracağınız soruları,kısa     kalıplar halinde ve kısa cevaplar verilecek ÅŸekilde seçin.(ÖrneÄŸin:19  Mayıs1919’da Atatürk nereye çıkmıştır?ya da 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkan kimdi? gibi)

  Çocuk bir kelime söyleyip  devamını getiremiyorsa onun cümlesini tamamlayın. (ÖrneÄŸin19 Mayıs 1919’da ne oldu sorusuna;”Samsun”cevabı aldıysanız,bu tarihte Atatürk’ün Samsuna  çıktığını anlatmak istiyorsun evet doÄŸru .....gibi)

  Mümkünse yazılı ve sözlü yoklamaları test tipinden ya da “evet”, “hayır” tipinde sorulardan  oluÅŸturun.

  Çizgisiz bir defteri geniÅŸ aralıklı çizgiler çizdirerek (ailesine çizdirebilirsiniz) kullanmasını saÄŸlayın.

  Yazılı yoklamalarda,çocuÄŸun daha iyi algılayabilmesi için,soru cümleleri arasındaki satırları daha geniÅŸ tutun,ayrıca cevap için  ayrılan boÅŸluÄŸun,diÄŸer çocuklarınkinden daha geniÅŸ olmasına özen gösterin.

  Otistik çocuklarda el-göz koordinasyonunda bozukluk olduÄŸundan, çocuÄŸu düzgün yazmaya zorlamayın.

  Bu çocukların kısa sürede dikkatleri dağıldığından belli aralıklarda dersten çıkmalarına izin verin.

  Teneffüste ve dersten çıktıklarında,(aile tarafından ya da okul idaresi tarafından saÄŸlanan)destek bir kiÅŸi ya da  destek öÄŸretmen gözetiminde olmalarını saÄŸlayın.

  ÇocuÄŸun hangi dersten  zevk aldığını tespit edin (muhtemelen sözel derslerde daha çabuk sıkılırlar) zevk aldığı derslerden sınıftan çıkarmanıza gerek kalmaz.Özellikle beden eÄŸitimi, resim,müzik gibi aktivite derslerinden dışarı çıkartmayın.Dersten çıkarmayı belli bir süre için yaptığınızı vurgulayın. Çocuk bu süre sonunda tekrar sınıfa döneceÄŸini bilmelidir.

  Sınıfındaki bazı öÄŸrencilerle “arkadaşınızla birlikte gezin,ip atlayın,aranıza alın”gibi örgütlemeler yapın.

  Otistik çocuÄŸa acıma duyguları ile yaklaÅŸmayın,kayırmaya  çalışmayın.

  DiÄŸer çocuklara uyguladığınız kuralları,bu çocuÄŸa da uygulayın.

  ÇocuÄŸun tekrarlama (sallanma vb.) hareketlerini  durdurun.(Soru sorarak dikkatini baÅŸka yöne çekerek vb.)  

  Gözleri boÅŸluÄŸu bakıyorsa, dikkati dağınıksa ;el çırparak ya da bir yere vurup ses çıkartarak dikkatini tekrar uyandırın.Baktığından emin olun. Gerekiyorsa elinizle başını çevirin.Uyarılarınızla otoritenizi ortaya koyun.Uyarılarınızı kısa komutlarla yapın. ÖrneÄŸin; “DoÄŸru davranmadın, kızdım.” ya da “DüÅŸünmeden davranıyorsun, sana kızıyorum” ya da “Hayır! Otur yerine!”gibi.

  Uyarınıza tepkisiz davranıyorsa yanına gidip yerine oturmasını saÄŸlayın.Yine kurala uymuyorsa süre vererek sınıf dışına çıkarın.(Ders başında ise;”10 dakika dışarıya çık!”, ders sonunda ise; “teneffüse kadar dışarı çık!” denilebilir.)

  YapabileceÄŸi görevler verin.(Tahtayı sil,defteri getir,haritayı getir,tebeÅŸiri kutuya koy vb.gibi.)

  Olumlu her davranışında ödüllendirin.ÖrneÄŸin; sınıf tarafından alkışlanması, öÄŸretmeninin “aferin” demesi, “ne güzel yaptı deÄŸil mi çocuklar?” sorusuna sınıfın “evet” demesi gibi sosyal ödüller kullanın.Ancak çocuÄŸun özelliÄŸine göre bazen sevdiÄŸi bir yiyecek de teneffüste ödül olabileceÄŸi gibi, çocuÄŸun bağımlı olduÄŸu nesnesi de ödül olarak kullanılabilir.

  Otistik çocuklar organize etme ve sıralama yapmakta zorlandıkları için, yazılı ya da görsel ipuçları kullanılarak günün akışının belirlenmesine ihtiyaç duyarlar.Sınıftaki bir panonun bir bölümüne sırasıyla o gün yapılacak çalışmaları, öÄŸrencinin düzeyine göre yazılı ya da yazılı ve resimli olarak yerleÅŸtirin sonra, biten çalışmanın ipucunu kaldırın.Böylelikle otistik öÄŸrenciniz hem günün akışını hem de olayları bütünleÅŸtirmeyi öÄŸrenecektir.Bu da olası belirsizlikten kaynaklanan huzursuzluk ve öfke nöbetlerini ortadan kaldırabilir.

  Otistik çocukların görsel hafızaları daha iyi olduÄŸu için, öÄŸretim çalışmalarında görsel ipuçlarından (resimler, üç boyutlu materyaller gibi) yararlanın.

  Otistik öÄŸrencinize okuma-yazma öÄŸretirken, düzeyine göre tümevarım yönteminden de yararlanabilirsiniz.

  Çocukla ilgili yaptığınız tüm çalışmalarda çok uzun bir zaman geçtiÄŸi halde öÄŸrenmenin gerçekleÅŸmemesi cesaretinizi kırmasın. Çünkü bir süre sonra mutlaka yeni bir beceriyi öÄŸrendiÄŸini göreceksiniz.

Ayrıca ,unutmayın ki böyle bir çocuÄŸa hepimiz sahip olabilirdik!..”

 

OTÄ°STÄ°K ÇOCUKLARIN  EĞİTÄ°MÄ°NDE  AÄ°LELERE  ÖNERÄ°LER

 

ÇocuÄŸunuzun eÄŸitiminde baÅŸlıca amaçlar:

  Davranış problemlerini azaltmak,öz bakım becerisini geliÅŸtirmek,akademik beceriler kazandırmak,yetersizliklerinin üstesinden gelmelerini saÄŸlamak,yaÅŸamdan zevk almalarını saÄŸlamak olarak belirleyin.

  Çocukla ilgili; nasılsa anlamıyor,duymuyor, ilgilenmiyor diye çocuÄŸun yanında ya da duyabileceÄŸi ortamlarda “Otizm” den, çocuÄŸun davranışlarından bahsetmeyin.

  Günlük bir plan yapın.Bu planla ilgili –anlamıyor, dinlemiyor gibi gözükse de –çocuÄŸa bilgi verin. Günlük planı altı yazılı resimlerle bir panoya yerleÅŸtirin ve biten faaliyetin resmini kaldırın.Planda belirtmediÄŸiniz faaliyeti aniden çocuÄŸun yapmasını istemeyin.ÖrneÄŸin; çocuÄŸu daha önce bilgilendirmediyseniz “Hadi parka gidiyoruz” vb. demeyin.Yemek saatini veya uyku saatini , hangi saat olarak belirlediniz ve çocuÄŸa söyledinizse, mutlaka bu saatlere sadık kalarak uygulayın.Plan yapılarak günün akışının anlatılması otistik çocuk için önemlidir.Çünkü sıralama ve organize etmekte zorlanırlar, bütünleÅŸtirmekte sorunları vardır; ancak düzeni ve rutini severler.Bu nedenle bu tür planlarla belirsizlikten kaynaklanan huzursuzluk ve öfke nöbetleri önlenmiÅŸ  olur ve gün içinde neler yapacağını öÄŸrenir.

  Becerileri bir bütün olarak deÄŸil, basamaklara bölerek öÄŸretin.Ä°lk basamağı iyice öÄŸrettikten sonra ikinci basamaÄŸa geçin.Ä°lk basamak için çok fazla egzersiz yaptırın.Öyle ki çocuk için otomatik hale gelsin.Sonra diÄŸer basamaÄŸa geçin.

  Öz bakım becerilerini öÄŸretirken her beceriyi kolaydan zora giden basamaklarla öÄŸretin.ÖrneÄŸin; bardakla su içme becerisi,bıçak kullanma becerisine göre öÄŸrenmesi çok daha kolay bir beceridir.ÖÄŸretmeye ilk önce bardaktan su içme becerisi ile baÅŸlayın.Bu beceriyi iyice öÄŸrendikten sonra,kolaylık sırasına göre el yıkamak, kaşıkla yemek, çatalla yemek, bıçakla yemek gibi diÄŸer becerilerine geçin.ÖrneÄŸin “pantolon çıkarmak” becerisini öÄŸrenmek “ayakkabı giymek becerisinden daha kolaydır.Ä°lkönce pantolon çıkarmasını (basamaklara bölerek) öÄŸretin.EÄŸitim sırasında; kemerli, fermuarlı pantolonlar yerine lastikli pantolonları tercih edin.Aynı ÅŸekilde düÄŸmesiz bluzları, baÄŸcıksız ÅŸapkaları vb. tercih edin.Daha sonra kolaylık sırasına göre;bluz giymek, pantolon giymek, çorap giymek, ayakkabı giymek vb. becerilerine geçin.

  Her beceride,mutlaka baÅŸlangıçta çocuÄŸun ellerini tutarak yardım edin ve çok tekrar edin.Zamanla kendi başına yapmayı öÄŸrenecektir.Mutlaka her iÅŸi baÅŸarı ile bitirmesini saÄŸlayın ve ödüllendirin.

  Uzun cümlelerden çok kısa talimatlar verin ve hemen sonuca ulaÅŸacağı faaliyetler üzerinde durun. EÄŸitime “otur”, “ellerini dizlerine koy”, ya da “bana bak” gibi becerileri seçerek baÅŸlayın.

  ÇocuÄŸa”bana bak” deyin ve gözlerinize bakmasını saÄŸlayın.EÄŸer baktıramıyorsanız, ellerinizle çenesinden tutup yüzünü kendinize çevirin.ÇocuÄŸunuz hiç göz kontağı kurmuyorsa bile tesadüfen size baktıysa hemen ödüllendirin.

  Ödül olarak “aferin”, çok güzel yaptın” gibi cümleleri kullanabilirsiniz.Ya da çok sevdiÄŸi yiyecek-içecek ödül olabilir.(Coca-cola, çay,bisküvi,süt,cips,ÅŸeker vb.).Yine parka gitmek, kitap okumak, müzik dinlemek sosyal aktiviteler de ödül olarak seçilebilir.

  Sürekli tekrar edilen ve ödüllendirilen davranışları daha çabuk öÄŸreneceÄŸini unutmayın.

  ÇocuÄŸa verdiÄŸiniz “otur”, “gel” komutlarına hiç tepki alamadığınızda yanına gidin, kollarından tutarak onun oturmasını ya da istediÄŸiniz yere gelmesini saÄŸlayın ve sonunda “tamam ÅŸimdi oldu” komutunu verin.

  Komutlarınıza el iÅŸaretlerini de ekleyin.ÖrneÄŸin; “gel” komutuna elinizle de “gel” iÅŸaretini ekleyin.Zaman içinde yalnızca “gel iÅŸareti” nizle gelmeyi öÄŸrenecektir.Bu örneÄŸi diÄŸer komutlar için de geliÅŸtirin.

  Otistik çocuklar için kelimeler soyut olabileceÄŸi için, komutlarınızı gerektiÄŸinde resim ya da objelerle destekleyin.

  Zamanla elinizle tutup oturtma, götürme, getirme yardımlarını azaltın, kendi başına yapmasını saÄŸlayın.

  Seçilen uyarı kalıbını deÄŸiÅŸtirmeyin.ÖrneÄŸin; “bana kırmızıyı ver” komutunu vermiÅŸseniz “ÅŸimdi kırmızıyı ver” ÅŸeklinde deÄŸiÅŸiklik yapmayın, çocuÄŸun kafası karışabilir.

  Kelime hazinesini geliÅŸtirmek için; önce kendi adını, anne-baba adını ve özel isimleri söyleyerek iÅŸe baÅŸlayın.Çevresinde gördüÄŸü nesnelerin isimlerini ( kaşık, çatal gibi mutfak eÅŸyalarını, hayvan isimlerini vb.) daha sonra fiilleri (uyumak, yürümek, koÅŸmak vb.) ve sıfatları (güzel, çirkin, iyi, kötü vb.) öÄŸretin.

  Yeni öÄŸretilen ile önceki öÄŸretilen arasında baÄŸlantı kurun.ÖrneÄŸin; küçük, büyük kavramları öÄŸretilmiÅŸse, renkler öÄŸretilirken “küçük kırmızı kutu”, “büyük kırmızı kutu” gibi baÄŸlantılar kurun.

  Tuvalet eÄŸitimi verirken çocuÄŸu düzenli olarak tuvalete götürün, altını ıslak bırakmayın,sık temizleyin.

  ÇocuÄŸu tuvalete götürdüÄŸünüzde tuvalete oturmaktan korkuyorsa kucaklayın, sarılın ödüllendirin.EÄŸer altını kirletmiÅŸse hiç tepki göstermeden giysisini temizleyin.

  ÇocuÄŸunuzun anne ile birlikte yatma ısrarcılığı varsa;

      1. hafta: ÇocuÄŸun yatağının yanına annenin yatacağı portatif bir yatak koyun.

      2. hafta:Yatağı çocuÄŸun yatağından birkaç cm. uzaklaÅŸtırın.

      3. hafta: Ä°ki yatak arasındaki uzaklığı arttırın ancak anne çocuÄŸa dokunabiliyor uzaklıkta olsun.

      4. hafta: Yatağı annenin çocuÄŸa uzanamayacağı mesafeye taşıyın.

      5. hafta: Yatağı çocuÄŸun odasının kapısına çıkarın.

      6. hafta: Yatağı koridora taşıyın.

      7. hafta: Yatağı anne-babanın odasının kapısına kadar uzaklaÅŸtırın.

      8. hafta: Anne kendi yatağında, çocuk odasında kendi yatağında yatsın.

  Uyku düzensizlikleri söz konusu ise bir çocuk psikiyatrisine götürün.

  Onun size karşılık vermemesini görmezlikten gelin ve daha yakın olmaya çalışın.

  Onu kucaklayın, kucağınızdayken güzel sözler, ÅŸarkılar fısıldayın.

  Hayali oyunları birlikte oynayın (araba sürme, uçak olma taklitleri yapın).

  Parka götürüp salıncaÄŸa, kaydıraÄŸa binmesine, diÄŸer çocuklarla birlikte olmasına fırsat verin.Çocukla birlikte dışarıda yemek yiyin, alışveriÅŸ yapın.ÇocuÄŸunuzu, çocuk tiyatrosuna ve çocuk sinemasına götürün.

  Sırasını beklemesi gerektiÄŸini öÄŸretin.

  ÇocuÄŸun tekrarlayan (iler-geri/saÄŸ-sola sallanma,kendi etrafında dönme gibi) hareketlerini durdurun.Bunu soru sorarak, dikkatini baÅŸka yönlere çekerek vb.gibi yöntemlerle yapın.

  Hatalı davrandığında otoritenizi belli edin; “hayır olmaz”, “doÄŸru yapmadın kızdım”,“otur yerine”  gibi.

  Ä°steklerini aÄŸlayarak, bağırarak yaptırmasına izin vermeyin.Öfke nöbeti bitinceye kadar bekleyin.SakinleÅŸince istediÄŸini verin ve sakin durduÄŸu için ödüllendirin.

  Okula baÅŸlamadan (okula çocuÄŸu yazdırdıktan sonra) okul binasını ,sınıfı, öÄŸretmeni, müdür ve müdür yardımcılarını tanıtın öÄŸretmenin bir resmini isteyen ve büyülterek çocuÄŸun odasına asın.Daha sonra sınıf arkadaÅŸlarının toplu resmini de asabilirsiniz.

  ÖÄŸretmenlerle sıkı iÅŸbirliÄŸi içinde olun. Otistik çocuklar,çoÄŸu kez öÄŸrendiÄŸi davranışları kendilerine öÄŸreten kiÅŸiden baÅŸkasına gösteremez Bu nedenle evde öÄŸrendiÄŸini okulda, okulda öÄŸrendiÄŸini evde kullanamazlar.Yani genelleme ve transferde güçlükleri vardır.

  Bu nedenle çocuÄŸun davranışları ile ilgili anekdotlarınızı yazacağınız bir defter tutun, öÄŸretmeninde böyle bir defter tutmasını saÄŸlayın ve bunların içeriklerini haftada bir karşılıklı konuÅŸarak paylaşın.EÄŸitim çalışmalarında sıkı iÅŸbirliÄŸi içinde olun.

  ÇocuÄŸun okuldan tam zamanında alınması önemlidir.Çünkü otistik çocukların rutinleri vardır.Bu nedenle okul çıkışında anne ya da babayı göremeyen çocuk paniÄŸe kapılabilir, öfkelenebilir.

  ÇocuÄŸu okula getirip götüren kiÅŸinin her zaman anne/baba olmamasında yarar vardır.Böylelikle otistik çocuk bağımsızlaÅŸmayı öÄŸrenebilir.

  Evde karalama tahtası bulunmasında yarar vardır.

  Sayıları, harflerden daha kolay öÄŸrendiklerini bilin.Ancak bu çocuÄŸa göre deÄŸiÅŸebilir.

  Ara sıra eve sınıftaki 3-4 arkadaşını çağırın.Oyun ya da ödev konusunda birlikte olmalarını saÄŸlayın.

      ÇocuÄŸunuzla çalışırken, çok uzun bir zaman geçtiÄŸi halde öÄŸrenmesinin gerçekleÅŸmemesi cesaretinizi kırmasın;çünkü bir süre sonra mutlaka yeni bir beceriyi öÄŸrendiÄŸini göreceksiniz.

 

 

Uzm.Dr. Sevilay ZORLU

Psikiyatrist & Psikoterapist

www.antalyaterapipsikiyatri.com

www.antalyacinselterapi.com

ÅžirinyalıMh. Ä°smet GökÅŸen Cad.

1528 S. Åžahbaz Apt. K:2 D:5

0 (242) 316 98 99

0  532  747 04 45



Web Sitlerimiz: Antalya Terapi Psikiyatri | Antalya Cinsel Terapi | Neo Rezonans Antalya | Sevilay Zorlu